Anne Sütü Azaltan Anne Faktörler
Stresten koru kendini!
Anne sütünün, annenin ve bebeğin bir numaralı düşmanı diyebiliriz. Yaşadığın duygusal dalgalanmalar ve stres sütünün anında azalmasına neden olabilir. Bedeninin bir sinir ağı olduğunu unutma. Süt salınımını tetikleyen oksitosin hormonu, meme ucu uyarılmasının haricinde duygu ve düşüncelerden de etkilenir. Eğer stresli olduğunu hissediyorsan, önce bu stresin kaynaklarını belirle. Onların farkına varman, çözmeye çalışman, anlaman ya da kendini onlardan koruman süt üretimini daha olumlu etkiler.
Stres yükünü azaltmak için 2 önerim var sana: fiziksel ve psikolojik rahatlama! Rahat bir şekilde otur ve derin bir nefes al. Bir anda hızlı nefes almak yerine, usulca nefes almayı dene. Sonra da bir anda nefesini verme, yine usulca ver. Bu süreç boyunca da ayak parmaklarından saç derine kadar kaslarının rahatladığını hisset. Bir kere yapman bile, iki dakika öncesine göre daha da sakinleşmene, stresinin azalmasına yardımcı olur. Fiziksel rahatlık için de gözlerini kapat, hafif bir müzik aç ve kendini rahat hissettiğin bir yerde düşün ;)
Su iç bol bol!
Çok net bir söylem oldu ama su tüketmeyen bir toplumuz. Özellikle soğuyan havalar su tüketiminin azalmasına neden olan en büyük faktörlerden biri. Ama ne yazık ki emziren bir anne olarak, su tüketmeme gibi bir durum söz konusu bile olamaz. Çünkü anne sütünü artıran, bilimsel olarak kanıtlanmış tek besin kaynağı “su”dur sevgili anne.
Sütünün az olduğunu düşünüyorsan öncelikle içtiğin su miktarını gözden geçirmelisin. Emzirdiğin süreç boyunca en az 3,5 litre su içmek hedefin olsun. İlk 3-4 ay gibi en aktif emzirme sürecinde ise 4 litrenin altına asla düşmemelisin. Bu belirttiğim miktarlar sadece içeceğin su miktarları, lütfen dikkat et. Fazladan aldığın sıvı kaynaklarını (bitki çayı, anne çayları, ayran, süt gibi) bu miktara dahil etmemelisin.
Ara öğün atlama!
Bebeğini emzirmeye ya da ev toplamaya dalıp kendi beslenmeni ihmal etme! Düzenli süt üretimi için bedeninin düzenli besin kaynaklarına ihtiyacı var. Gün boyunca 3 ana öğün haricinde en az 4 ara öğün yapmalısın. Öğün arasındaki süre 3 saati geçmesin. Gün içinde bir ara öğün bile atlaman süt üretimini olumsuz etkiler.
Unutmaman gereken bir ara öğün daha var: “Uyanınca Ara Öğünü”. Sabah erken kalkıp bebeğini emzirdikten sonra kahvaltı yapma saatin biraz gecikebilir. Eğer uyandıktan sonra bir saat içinde kahvaltı yapmıyorsan, mutlaka uyanınca baş ucunda bulundurduğun hurma ve cevizi bir bardak suyla birlikte tüket. Böylece hem metabolizmanı uyandırırsın hem de süt üretimini ;)
Emzirme siklusunu bozma!
Süt üretim miktarı kadar süt üretim sıklığı da çok önemli. Bebeğin uzun süre uyuduysa ve emzirmen gecikiyorsa hemen pompa yardımıyla sütünü sağ. Memeyle süt miktarı arasında arz-talep ilişkisi vardır sevgili anne. Memeden ne kadar süt çıkarsa o kadar süt üretilir. Bu nedenle bebeğinin emmediği dönemlerde (işe başladığın süreçte de olabilir) sütünü sağman, düzenli süt üretimini teşvik eder, hem de yedeğe bir süt fazladan depolamanı sağlar.
Her zaman diyoruz; anneliği tattığın bu süreçte önceliği bebeğine değil, kendine ver. Sen kendine iyi bakarsan, iyi hissedersen, iyi beslenirsen; bebeğin de, sütün de aynı derecede iyi olacaktır. Bize güven ;)