Bağışıklığa Popüler Diyet İhaneti!

Sen de artan vücut ağırlığına hızlı çözüm arayışına girip dönemin popüler diyetlerine başvuranlardan mısın? Son 5 yıldır kaç tanesini denedin? Atkins, Ketojenik, Taş Devri, Paleo, Kan Grubu, Aralıklı Oruç, Sıvı Detokslar derken vücudunu yetersiz beslenmeye ne kadar mahkûm bıraktın? Üzgünüm ama uyguladığın bu katı beslenme modelleri, bir inip bir çıkan vücut ağırlığın ile metabolizmana oldukça zarar veriyor ve ne yazık ki etkileri bununla sınırlı kalmıyor. Karbonhidrat ve liften fakir, hayvansal kaynaklı protein ve dolayısıyla yağdan zengin, kimi zaman oldukça düşük kalorili bu diyetler ile COVİD sürecinde en büyük destekçimiz olan bağışıklığına da ihanet etmiş oldun. Hadi gel nasıl olduğuna dair detayları sana aktarayım.

 
Özellikle bazal metabolizma hızının altında uygulanan diyetler yetersiz enerji alımının yanı sıra yetersiz makro ve mikro besin ögesi alımına da neden olur. Bu diyetlerde kısıtlanan tahıl, kurubaklagil, sebze ve meyve tüketimi antioksidan ve immunomodulatör etkisi olan A, E, C ve B grubu vitamin yetersizliklerine yol açar. Bu doğrultuda yapılan çalışmalar da yetersiz beslenmeye bağlı azalan bağışıklığın enfeksiyona yatkınlığı ve hastalığı geçirme şiddetini önemli ölçüde arttırdığını göstermektedir. Aynı zamanda bu diyet modellerinde azalan lif ve artan hayvansal kaynaklı protein tüketimi bağışıklık sisteminin düzenlenmesinde büyük rolü olan bağırsak sağlığını da olumsuz etkileyerek seni enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale getirmektedir.

Bu noktada sana tavsiyemiz hızlı çözümler uğruna ne metabolizmana ne sağlığına ne de bağışıklığına ihanet etme. Bilimsel literatürde olumlu etkileri kanıtlanmış “Akdeniz Diyeti” yeterli karbonhidratı, proteini, yağı, lifi, vitamin ve minerali ile bağışıklığına dost olacaktır. Eğer ki bu süreçte kilo kaybı hedefin varsa lütfen diyetisyen desteği al. Kendini yeterli besle, sağlığını destekle.