Böbreklerine İhanet Etme!
Türkiye Böbrek Hastalığı Prevelansı çalışmasına göre, ülkemizde kronik böbrek hastalığı oranı %15,7; yani diğer bir deyiş ile yetişkin her 6 kişiden birisi kronik böbrek hastası! Durum bu kadar ciddi olmasına rağmen maalesef ki farkındalık bir o kadar düşük! Böbreklerindeki problemler, yaşam kaliteni büyük oranda etkileyebileceği gibi erkenden alacağın önlemler ile sağlık standartlarını yukarıya çekebilirsin. Peki, hangi hatalı uygulamalar ile farkında olmadan böbreklerine zarar veriyorsun?
1.Fazla/Yetersiz Su tüketimi: Vücudunda mineral, pH dengesinin sağlanması, toksinlerin atılması, kan basıncının dengede tutulması gibi birçok fonksiyonda aslında böbreklerinin suya ihtiyacı var! Fakat yetersiz içtiğin su böbreklerinin bu fonksiyonları tam anlamıyla yerine getirmesini engelliyor. Özellikle vücudundaki toksinler az su tüketimiyle yeteri kadar atılamamakta ve böbreklerine extra yük bindirmekte! Bununla beraber fazla su tüketimi de böbreklerinin gereğinden fazla çalışmasına ve ileri dönemde yorularak sağlık problemleri yaşamana sebep oluyor. Bunun için ortalama hafif aktiviteli/ Sedanter ortalama 50-60 kg bayanların günlük ortalama 2-2,5 litre, 70 kg erkeklerin ise 2,5 -3 litre su tüketmesi gerekiyor. Bu tüketim aktivite ve kilonun artışına göre de değişiklik göstermektedir. Bununla beraber çay kahve tüketiminin artışıyla vücudunda atılan suyu yerine koymayı da unutmamalısın
2. Kontrolsüzce ilaç kullanımı: Sen de her hastalandığında anında uzman kontrolü dışında ilaç kullananlardan mısın? O zaman bu bölüm senin için gelsin! Bilinçsizce, şeker gibi tükettiğin ilaçlar uzun dönemde başta böbreklerine zarar verebilir! Bu yüzden herhangi bir sağlık probleminde, etrafından duyduğun bilgilerle değil, alacağın uzman görüşüne göre ilaç tüket; böbreklerini koru.
3. Zayıflama ürünleri/çayları: Popülerlik uğruna piyasada kontrolsüzce üreyen zayıflama ürünleri çayları, maalesef ki vaatleri büyük olsa da çoğu işe yaramayacağı gibi bir yandan da vücuduna birden fazla zararı peşinde getiriyor. Unutmaman gereken, sihirli değnek gibi gösterilen, kısa sürede kilo kaybını vaat edecek hiçbir ürünün gerçekçi olmayacağı! Bu ürünler genel anlamda birden fazla uyarıcı maddenin birleşiminden meydana geliyor ve aşırı uyarıcılığıyla kalp ritminin bozulmasına sebep oluyor! Diğer bir yandan vücuttan gereğinden fazla su atımına sebep olması böbreklerinin fazlasıyla yorulmasına sebep! Ayrıca bilinmeyen birçok bitki karışımından oluşan bu ürün/çaylar vücutta toksin birikimine sebep olarak başta böbrek olmak üzere diğer organlarında da yetmezliğe gidebilecek kadar ağır sonuçlara sebep olabilir! Bu yüzden her şeyden önce bu tarz ürünleri kullanmak yerine bir diyetisyen yardımıyla zayıflamayı seç!
4. Yüksek proteinli diyetler: Popülerliği giderek artan protein diyetleri, birçok kişinin yemek listesinde yer almış durumda. Karbonhidratın minimuma çekildiği ve diyetin enerjisinin büyük bir kısmının protein ve yağlardan geldiği tarzdaki beslenmeler ileri dönemde seni böbrek yetmezliğine kadar sürükleyebiliyor! Bu gruba yiyeceklerden olduğu kadar lüzumsuz ve fazlasıyla protein tozu kullanan gruplar da dahil! 2015 yılı Journal of Renal Nutrition’da yayınlanan çalışmaya göre özellikle hayvansal ve süt ürünleri gibi kaynaklardan gelen proteinin diyetin enerjisinin %25’inden fazla olması bireylerin böbrek sağlığını ciddi oranda olumsuz etkiliyor! Fazla proteinli diyet protein yakım ürünleri olan ürik asitlerin vücuttan yeterince atılamaması ve bu yüzden böbreği yorma/taş birikimi ve ileri dönemde de böbrek yetmezliği gibi sonuçları doğurabiliyor! Bu yüzden hızlı kilo kaybını vaad eden yüksek proteinli diyetlerden kaçın, kilo vermek uğruna sağlığından olma.
5. Yüksek tuz: Journal of Nephrology ‘de yayınlanan çalışmaya göre; yüksek tuz tüketimi böbrekte glomerular kan filtrasyonunu olumsuz etkiliyor; hiperfiltrasyonu tetikleyip, glomerular basıncı arttırarak böbreğe zarar veriyor. Dünya Sağlık Örgütüne göre bir bireyin günde ortalama 5 g tuz tüketmesi gerekirken bu tüketim ülkemizde maalesef ki 18 gramlara kadar çıkıyor. Bu yüzden tuz tüketimini olması gereken seviyelerde tutarak böbreğini fazla yükten kurtar!
6. Sigara-alkol tüketimi: Ulusal Böbrek Birliğine göre fazla alkol tüketimi artan yıkım ürünleri ve başta vücuttan fazlasıyla su atımına sebep olarak böbrekleri yoruyor. Aynı zamanda yüksek alkol tüketimi kan basıncının artmasına ve bu artıştan böbreklerinin de olumsuz etkilenmesine sebep oluyor. Nephrol Dial Transplant’ta yapılan çalışmaya göre de sigara içimi de özellikle böbrek damarları ve hücrelerin hasarlanmasına ve ileri dönemde böbrek yetmezliğine kadar gitmesine neden olabiliyor!
7. Hipertansiyon ve Şeker Hastaları: Hipertansiyon ve şeker hastalığı; yanlış beslenme ile bireyi böbrek yetmezliğine kadar sürükleyecek en önemli sebeplerden ikisidir. Hipertansiyon öncelikle damarları etkileyen bir hastalık olmakla beraber, böbrekteki damarların da zarar görmesine ve yetmezliğe kadar sürükleyebiliyor! Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneğinin yaptığı açıklamaya göre de yüksek kan şekeri böbreklerin filtrelerine zarar veriyor! Uzun dönemde de yetmezliğe kadar sürükleyebiliyor.