Emzirirken Bu Diyetlerden Uzak Dur!

Dukan ve Karatay Diyeti!
Bu diyetler, vücudun temel enerjisini karşılayan karbonhidratların kısıtlanması ve uzun süre tokluk hissi veren protein ve yağların arttırılması gerektiğini savunmaktadır. Yüksek protein ve yüksek yağ kişide hızlı kilo kaybına neden olur. Bu hatalı beslenme uygulaması sinir ve sindirim sistemini olumsuz etkiler, böbrek ve karaciğere zarar verir.

Düşük Karbonhidrat Diyetleri!
Vücudun ihtiyacı olan karbonhidrat miktarı, enerjinin %45-65’ini oluşturmalıdır! Hamilelik ve emziklilik dönemlerinde minimum 2000 kalori alabilen bir annenin, günlük alması gereken karbonhidrat miktarı 225-325 g arasındadır (1 g karbonhidrat, 4 kalori vermekte)!
Karbonhidratların çok daha düşük (günlük 50 gramdan daha az) miktarlarda tüketilmesini sağlayan bu hatalı diyetler, beraberinde ciddi sağlık problemlerini getirmektedir. Vücutta açlık işaretlerinin ve kanda keton sayısının artmasına neden olur! Ağızda aseton kokusuyla kendini belli eder. Keton sayısının daha da artması; vücudun dengesini bozmakta ve asit oranını artırmaktadır! Aynı zamanda zayıflık, yorgunluk, kabızlık veya ishal etkileri de görülmektedir.
Karbonhidratlar vücudumuz ve beynimiz için temel enerji kaynağıdır! Hastalıklara karşı korur, kilo yönetimi kontrolü sağlar. Dikkat edilmesi gereken nokta; doğru karbonhidrat kaynakları seçimidir. Glisemik indeksi düşük ve daha sağlıklı olan kaynakları tercih edin: tam tahıllar, posadan zengin meyve ve sebzeler, düşük yağlı süt ürünleri, kuru baklagiller ve yağlı tohumlar!

Yüksek Protein Diyetleri (Taş Devri/Paleo Diyeti)!
Karbonhidratın kısıtlandığı, protein oranının artırıldığı bu hatalı beslenme türü; başlangıçta vücuttan su kaybettirerek hızlı kilo vermeyi, sonrasında ise fazla alınan proteinin yine vücutta yağ olarak depolanmasını ve kilo alımını sağlamaktadır!
Uzun vadede karbonhidratın kısıtlandığı ve protein miktarının çok fazla artırıldığı bu hatalı diyetlerin risk çalışmaları hala devam etmektedir! Uzun süre protein diyeti uygulamak; beslenme yetersizliklerine, kabızlığa, baş ağrısı, ağız kokusuna neden olur. Üstelik protein alımını artırmak için, kırmızı et ve tam yağlı süt ürünleri tüketiminin de artırılması, kalp hastalığı riskini artırmaktadır. Aynı zamanda proteinin sindirimi sonucu oluşan üre ve ürik asit, böbreklerle vücuttan uzaklaştırıldığı için; yüksek miktarda protein alımı böbrek fonksiyonlarına da zarar vermektedir!

Düşük Kalorili Zayıflama Diyetleri!
Hızlı kilo verdirdiği iddia edilen bu şok diyetler, bazal metabolizma hızının da altında bir beslenme programı sunmaktadır. Yetersiz besin ve kalori alımı, vücut direncinin azalmasına, bağışıklığın zayıflamasına, organ fonksiyonlarında bozulmalara neden olmaktadır. Üstelik yetersiz besin alımına bağlı olarak, vücudu da depolamaya programlamaktadır.

İşin Doğrusu ise; Doya Doya Emzirme Diyeti
Hormonlarının ve annelik içgüdünün seni yönettiği bu dönemde, süt olsun diye ya da bir an önce eski kiloya dönmek için yanlış uygulamalardan kaçın. Bebeğin tüm besin ihtiyaçları ve gelişiminin, anne sütünden sağlandığını unutma! Yanlış uygulamalar süt miktarını direk olumsuz etkiler. Anne sütü bebeğin beyin ve diğer organ gelişimlerini, kendi bağışıklık sisteminin oluşmasını ve sindirim sisteminin gelişmesini destekler. Zaten hormonlarının seni yönettiği bu dönemde, hatalı diyet uygulamaları; besin depolarının boşalmasına, kansızlık, halsizlik, depresyon görülmesine ve anne sütünün azalmasına neden olur.

Unutma emzirirken en iyi diyet partnerin, bebeğin! Enerji harcamana yapacağın 500 bebek kalorisi ve bu kaloriye uygun sağlıklı-yeterli-dengeli-çeşitli-keyifli bir beslenme programıyla; doya doya emzirip, doya doya zayıflayabilirsin. Bebeğin 6. ayına geldiğinde, sen de fit haline ulaşmış olacaksın. Böylece beden algın ve buna bağlı ruh halin hızla düzelecek, kilo verecek, aynı zamanda sütünün de hem miktarını hem içeriğini destekleyeceksin ;)