İnfertilite ve Akdeniz Tipi Beslenme
Dünya çapında 80 milyon kadın infetiliteden etkileniyor!
İnfertilitenin ne olduğuna gelecek olursak:
Dünya sağlık örgütüne göre infertilite, bir yıl boyunca korunmasız ve sık cinsel ilişkiye girdikten sonra gebeliğin olmaması olarak tanımlanmaktadır. İnfertilite nedenleri arasında kadına ve erkeğe ait sebepler olabilmekle birlikte biz bugün kadın infertilitesine değineceğiz.
Kadın doğurganlığı, yaşam tarzı da dahil olmak üzere çeşitli başka faktörlerden etkilenir. Bunlar;
• Yaş,
• Sigara içmek,
• Alkol tüketimi,
• Aşırı kilolu veya obez olmak,
• Çok fazla veya çok az egzersiz yapmak,
• Yetersiz beslenme veya dengesiz beslenme
Güzel haber şu ki, yaşam tarzımızı değiştirdiğimizde üreme verimliğini arttırabiliyoruz. Beslenmede üreme verimliğini arttırmada anahtar basamaklardan birini oluşturuyor.
Gebe kalma ihtimalini kesin olarak arttıran belirli bir besinler olmamasına rağmen, üreme üzerine olumlu etkisi olabilecek beslenme modelleri bulunmaktadır. Bu sebeple infertilite tedavisi alacak olan bireyler dengeli bir şekilde beslenmelidir ve normal vücut ağırlıklarını korumalıdırlar. En iyi beslenme şeklide Akdeniz tipi diyettir.
Akdeniz diyetinden zengin beslenen kişilerde hem tüp bebek başarı şansının arttığı hem de gebelik oranlarının arttırdığı gözlenmiştir. 245 kadın üzerinde yapılan bir çalışmada Akdeniz tipi beslenme modeline uyumunun artmasıyla birlikte başarılı bir hamilelik ve canlı doğum sayısı 2,7 kat daha fazla olduğu gözlenmiştir.
Peki Akdeniz diyeti nedir dersen?
Akdeniz diyeti zengin bir besin çeşitliliği sunan ve kişiye özel yeterli ve dengeli bir beslenme programıdır. Zeytinyağı, sebze, meyve, tam tahıllar, baklagiller, kuruyemişler ve zeytin dahil olmak üzere bitki bazlı gıdaların yüksek alımının yanı sıra orta derecede süt ve deniz ürünleri alımı Akdeniz diyetini tanımlar. Ayrıca beyaz et ve az miktarda kırmızı et tüketilmesi ve ölçülü şarap içilmesi tavsiye edilir.
Yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenme; insanların her yaş döneminde sağlıklı olmasını olumlu etkilediği gibi, daha anne karnına bile düşmeden anne ve babanın sağlıklı bir embriyo oluşturmasında da son derece gereklidir.