Kalp Dostu Koenzim Q10

Koenzim Q10, aslında hücrelerdeki enerji üretimi sırasında kilit enzimatik reaksiyonlarda koenzim olarak görev yapan, her hücrede bulunabilen, yağda çözünen, vitamin benzeri bir bileşik. Koenzim Q10 yüksek bir antioksidan olmasının yanı sıra enerji metabolizmasında rol oynayan başlıca bileşenler arasında yer alıyor. Bu bileşen gıdalarda doğal olarak bulunmakla beraber takviye olarak da alınabiliyor.

Koenzim Q10 doğal olarak gıdalarda bulunabileceği gibi dışarıdan takviye olarak da desteği sağlanabiliyor. Bu doğal kaynaklar arasında başlıca dana, balık ve tavuk eti, sakatatlar gibi hayvansal gıdalar ile kuruyemişler ve zeytin-ay çiçek yağı yer alıyor. Gıdalarda bulunmasına rağmen Koenzim Q10’de pişirmeye/tüketime bağlı olarak düşen miktarlar sebebiyle vücutta eksiklikleri oluşabiliyor. Araştırmalara göre özellikle hayvansal gıdalarda bulunan Q10, ısısal işlemle beraber büyük kayıplara uğrayarak vücuttaki ihtiyacı karşılayamayabiliyor. Bununla beraber beslenmenin yağdan fakir olması, yağda emilebilen bu bileşiğin biyoyararlılığını da düşürebiliyor.

Kalp Sağlığı: Çalışmalar Koenzim Q10’nin kalp dostu bir bileşen olduğunu söylüyor. 2015 yılı British Journal of Cardiology’de yayınlanan çalışma da Koenzim Q10’in kalp hastalıkları riskini düşürmedeki etkisini destekliyor! 2016 yılı Circulation Heart Failure’deki makaleye göre ise KoenzimQ10 takviyesi kalp yetmezliği olan bireylerde olumlu sonuçlar veriyor. Journal of Human Hypertension’da yapılan bir araştırmaya göre de Koenzim Q10 takviyesi, yüksek tansiyonu düşürmede yardımcı etki oluşturuyor. Kalp hastalıklarına dair risk taşıyorsan veya bu hastalıklara dair bir geçmişi var ise, gerekli kontrollerle uzman yardımıyla bu takviyeyi kullanabilirsin.

Kanser: Ulusal Kanser Ensitüsüne göre vücut KoenzimQ10’i hücrelerin büyümesini sağlamak veya hücrelerin hasar görerek kanser oluşturmasını engellemek için de kullanıyor. Yüksek antioksidan özelliği sayesinde bu bileşen, hücreleri oksidatif strese karşı korumada büyük destekçiler arasında! Fakat Enstitü’nün araştırmasına göre kemoterapi alan bireylerde aynı zamanda KoenzimQ10 takviyesinin kullanılıp kullanılamayacağına dair henüz net bilgiler bulunmuyor. Proceedings of the American Association for Cancer Research’teki çalışmalar da Koenzim Q10’in antitümör etkiye sahip olduğu ve özellikle prostat kanserine karşı da koruyucu etki oluşturduğunu söylüyor.

Hücre Yaşlanması: Hücrelerinin yaşlanma faktörlerinden birisi de yüksek miktarda oksidatif strese maruz kalması! Oksidatif stres, hücrelere zarar vererek erken dönemde yaşlanmasına veya zarar görmesine yol açıyor. Araştırmalar Koenzim Q10’in anitoksidan özelliği sayesinde bu hücreleri oksidatif stresten koruyarak yaşlanmasını geciktirdiğini söylüyor. 2015 yılı Oxidative Medicine and Cellular Longevity ‘deki bir çalışmaya göre Q10, vücutta zarar gören dokuların tamirinde yardımcı olan mezenkimal kök hücrelerinin yaşlanmasını inhibe etme özelliğine sahip!

Bilişsel Fonksiyon: Yapılan araştırmalara göre, koenzim Q10 eksikliği, bireylerde bilişsel fonksiyonlarda olumsuzluklara yol açabiliyor. 2014 yılı Atherosclerosis’deki çalışmada unutkanlık yaşayan bireylerde yapılan tahlil sonucu, koenzim Q10 seviyesi düşük çıktığı gözlemleniyor. Bununla beraber bu bireylere gerekli Koenzim Q10 takviyesi yapıldığında ise bu olumsuzlukların azaldığı gözlemleniyor. Bu konuya dair henüz net çalışmalar bulunmasa da, bize kalırsa bu sonuçları da göz ardı etmemelisin 

Koenzim Q10 kullanım dozajı ile ilgili Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi bir sınır belirtmese de, bu takviyeyi uzmanların yönlendirmesi ile kullanman gerektiğini unutmamalısın. Fazla tüketimle beraber ilk yorulacak organlarının arasında karaciğer ve böbreklerin olacak dikkat!