Yaz Geliyor! Hedef Bedenin Kaç Olmalı?
Havalar belirgin şekilde ısınmaya başladıysa, yavaş yavaş güneşli sabahlara uyanıyorsak artık, mutlaka arada aklımızdan yaza nasıl bir bedenle gireceğimiz geçiyordur.
Sizin de hayaliniz o aklınızda olan güzel bikiniye rahatça girmek, güzel yaz günlerinde harika görünmek mi?
Hatta çoktan detokslara, yaza kadar önümüzde duran sayılı haftalarda hızlı sonuçlar vereceğini umut ettiğiniz kısıtlayıcı diyetlere başlamış olabilirsiniz.
Kendimizi yaza hazırlama, yaz aylarını olduğumuz ben’le değil de, olmak istediğimiz ideal ben’le ve içinde bulunmak istediğimiz ideal bedenle geçirme fikri çoğumuza yabancı değil.
Yazı nasıl geçirmek istiyorum, ondan nasıl beslenmek ve onu nasıl beslemek istiyorum sorusu yerine yaza kaç beden girmeliyim sorusunu sorduğumuz oluyor sıkça kendimize.
Peki en mutlu yaz ayları için ideal beden hangisi sizce: 36, 38, 40? Kim bilir?
Aslında yalnızca sayılar ve giysi bedenlerinden ibaret olan mutluluk formüllerinin peşinden gittiğimiz şu günlerde belki de esasen mutsuzluk döngümüzün temellerini atıyoruz.
İdeal ben ve ideal bedene ulaşma yolunda kendimizi aşırı derecede kısıtlıyoruz, sağlıklı dengeden ve doyumdan uzaklaşıyoruz ve böylece bu süreci takip eden mutsuzluk döngüsünün kısıtlamalardan sonra gelen bir sonraki aşamasına davet çıkarıyoruz.
Unutmayalım ki, abartılı bir disiplinle kendimizi kısıtlamak bir sonraki aşamada bu kısıtlanmış günlerin abartılı bir telafi gereksinimini de beraberinde getirir.
Şu anda uyguladığımız kısıtlayıcı ve hızlı değişim süreci bir sonraki yaza hazırlanırken yeni bir kısıtlayıcı ve mutsuz sürecin başlangıç noktasını oluşturmuş oluyor ve içinden çıkamadığımız, dinamiklerini kırmakta zorlandığımız bir döngünün sürmesini sağlıyor.
Peki bu döngüyü kırmaya, hedeflere hızlı ulaşmak yerine sürdürülebilir ve dengeli bir sürece adım atmaya ne dersiniz?
Yaz aylarına atfettiğimiz ideal beden algısına ulaşmayı kısa bir yarış değil, uzun soluklu ve sürdürülebilir bir sağlık, denge ve doyum yolculuğu olarak görmeye başlarsak, yani özetle kendimizi yaza değil, hayatımızın geri kalan sağlıklı günlerine hazırlarsak eğer, bir sonraki yaza hazırlanmamıza gerek kalmayacağının farkına varabiliriz.
O halde gelin, sizi yaza girerken sahip olmak istediğiniz bedene değil, kendinizi bundan sonraki tüm yazlara hazır hissedeceğiniz sağlıklı, dengeli ve doyurucu bir hayata hazırlayalım.
Hepimize harika bir yaz diliyorum!